Yayın Tarihi: 18.08.2025
Son Güncelleme: 19.11.2025

Bu içerik yalnızca bilgilendirme amacı taşır. Sağlık Hizmetlerinde Tanıtım ve Bilgilendirme Yönetmeliği gereğince herhangi bir tanı veya tedavi önerisi içermez. Sağlık sorunlarınız için hekiminize başvurunuz.
Minimal İnvaziv Üroloji Derneğince bu yıl sekizincisi düzenlenen "Ulusal Minimal İnvaziv Ürolojik Cerrahi Kongresi", 7-10 Mart'ta Antalya'daki bir otelde yapıldı. Çok sayıda Türk ve yabancı bilim insanın katıldığı kongrede, üroloji alanında en güncel tanı yöntemleri ve minimal invaziv cerrahi teknikleri konuşuldu. Kongrede ülkemizin çeşitli kliniklerin gönderilen 67 video sunumu ve 125 sözlü sunum , üç gün boyunca interaktif bir ortamda katılımcılar ve hocaların değerlendirmelerine sunuldu.

Minimal İnvaziv Üroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ömer Demir;'' Üriner sistem taş hastalığının ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Türkiye'de de bu hastalığın sıklıkla görünüyor, sıvı tüketiminin azlığı, idrar yollarındaki anatomik darlıklar, doğumsal bozukluklar, beslenme alışkanlıkları, şişmanlık ve diyabetin taş oluşumunu artırıyor. Taş hastalığının genetik tabanının olduğuna dikkati çekerek, hastalığın tedavisinde çeşitli yöntemlerin uygulanıyor.

Minimal İnvaziv Üroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ömer Demir;"Bazı durumda gelişimsel tedavi dediğimiz bir ameliyat gerekli. Bu da minimal invaziv cerrahi. Bundan 20-25 yıl önce bir santimetrelik taş belki 15 santimetrelik cerrahi kesiyle alınıyordu. Günümüzde artık bir santimlik taş için belki hiç kesi yapılmadan idrar kanallarından girilerek, taş lazerle kırılıp küçük parçalar şeklinde alınıyor veya düşmesi bekleniyor. Daha büyük taşlara ise böbrek bölgesinden yaklaşık beş santimetrelik kesiyle taşın bulunduğu alana girip, taş görüntülendikten sonra küçük parçalara ayrılıp oradan alınması yöntemi uygulanıyor."

Hastalar için bu yöntemlerin çok daha konforlu olduğunu vurgulayan Demir, "Bir santimetrelik bir delikten ya da hiç kesi yapmadan minimal invaziv cerrahi yöntemiyle yapılan işlem hastanın hayat kalitesini yükseltiyor. Cerrahiye bağlı etkiler, ağrı ve enfeksiyon gibi yan etkilerin mümkün olduğunca az olmasını sağlıyor. Minimal invaziv cerrahi yöntemleri hastalarımız açısından çok büyük konfor sağlıyor." ifadelerini kullandı.

 

uroloji-ankara

 

Kongre Başkanı Prof. Dr. Ender Özden de kongreye 460 uzmanın katıldığını, teorik sunumların yanı sıra yarı canlı ve 8 canlı ameliyat sunumu yapıldığını söyledi.

Kongrede bu yıl kadın ürologlara pozitif ayrımcılık tanıdıklarını aktaran Özden, "Ürolojide kadın oranı çok düşük. Bir toplum içinde kadın oranı arttığında orada güzel şeyler çıkıyor. Ürolojide de kadın uzman oranının artmasını çok önemsiyoruz. Bu nedenle farkındalık yaratmak istedik. Kongremizde 39 kadın üroloji uzmanı ve asistanını ağırladık." diye konuştu.

Kongre kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Derneğin İkinci Başkanı Prof. Dr. Barbaros Başeskioğlu ise prostat kanserinin tanı sürecinde robotik yöntemlerle yapılan biyopsilerin kanama, ağrı ve enfeksiyon riskini ciddi oranda düşürdüğünü vurguladı.

Derneğin Kurucu Başkanı Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen ise erkeklerde en sık görülen kanser türlerinden biri olan prostat tedavisinde robotik cerrahinin giderek daha popüler hale geldiğin belirtti.

Türkiye'nin "ilk öğretim üyesi kadın üroloğu" Doç. Dr. Naşide Mangır da üroloji alanında eşit temsilin ve çeşitlilik sağlanmasının, farklı görüşlerle birlikte sağlık hizmetinin kalitesini artırdığını, ürolojik hastalıkların sadece erkeklerde görülmediğini bildirdi.

Derneğin Genel Sekreteri Doç. Dr. Ahmet Güdeloğlu ise iyi huylu prostat büyümesinde enükleasyon teknikleri hakkında bilgi verdi. 

Prof. Dr. Sinan Sözen

Üroloji Uzmanı • Üroonkoloji & Robotik Cerrahi

Prof. Dr. Sinan Sözen

Böbrek, Prostat, Testis Kanserleri – Robotik/Laparoskopik Cerrahi – Taş Tedavileri

Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen

Üroloji Uzmanı • Minimal İnvaziv Cerrahi

Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen

Böbrek, Prostat, Mesane Kanserleri – Robotik/Laparoskopik Cerrahi – Taş Hastalıkları

Prof. Dr. Sinan Sözen: Prostat Kanseri Artık Görüntüleniyor

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Sinan Sözen, Türkiye'de 12 erkekten birin...

Hastaneye geç başvuru, mesane ve böbrek kanserinde tanının gecikmesine neden oluyor

Prof. Dr. Cenk Yücel Bilen, Kovid-19'a yakalanma endişesiyle hastaneye başvuruda geç kalınmasının, özellikle idrarda kan...

Fast-Food Tarzı Beslenme Prostat Kanserini Tetikliyor / Zaman- 17 Eylül 2015

Türkiye'de her 12 erkekten biri prostat kanseri. Prostatın erkeklerde en sık görülen kanserler arasında yer aldığını söy...